Kanserin oluşumu çeşitli faktörlere bağlıdır. Farklı kaynaklara bakılacak olursa kanser oluşumunda beslenme etkisinin ortalama %35 olduğu kabul edilmektedir. Tüketilen besinlerin kalite ve miktarları yeni oluşan hücreler için önem taşımaktadır.
Kanserin oluşumu çeşitli faktörlere bağlıdır. Farklı kaynaklara bakılacak olursa kanser oluşumunda beslenme etkisinin ortalama %35 olduğu kabul edilmektedir. Tüketilen besinlerin kalite ve miktarları yeni oluşan hücreler için önem taşımaktadır. Beslenme alışkanlıkları birçok kanserin oluşumunda önemli bir etkendir.
Kanser hastalığında; kişinin beslenme durumu, besin alımı ve iştahı etkilenmektedir. Hastalığın kendisi ve tedavide kullanılan kemoterapi ve radyoterapi gibi yollar çeşitli besin öğeleri ve enerjiye olan ihtiyacı artırmaktadır. Buna karşın, hem hastalığın kendisi hem de tedavilerin yan etkilerinden dolayı besin alımı ve besinlerin vücutta kullanımı olumsuz yönde etkilenmektedir.
Tedavi sırasında artan gereksinimler doğrultusunda hastanın ihtiyacı olan enerji ve besin öğelerinin tüketilmesi;
Kanser tedavilerine toleransı artırmakta
Tedavilere yanıtı olumlu yönde etkilemekte
Kemoterapi ve radyoterapinin yan etkilerinin daha kolay atlatılabilmesine yardımcı olmakta
Bağışıklık sisteminin daha kuvvetli olmasına yardımcı olmakta
Kilo kaybı ve özellikle kas kaybını önlemekte ve azaltmaktadır.
Bu sebeple, kemoterapi ve radyoterapi sürecinde ve sonrası dönemde yeterli ve dengeli beslenme; hastaya fayda sağlayacaktır.
SAĞLIKLI BESİN SEÇİMİ
1.Yeterli ve dengeli besleniniz. Öğünlerinizde her besin grubundan besin tüketmeye çalışınız. (et, yumurta ve kurubaklagil grubu, süt ve süt ürünleri, sebze ve meyve grubu, yağ grubu). Besin seçiminizde çeşitlilik yapınız.
2.Düzenli besleniniz ve öğün atlamayınız. Mutlaka ara öğün tüketiniz.
3.Beslenmenizde günlük tükettiğiniz yağ miktarını azaltınız. Sakatatlar, krema, kaymak, mayonez, kızartılmış besinler, margarin gibi besinlerin tüketimini sınırlandırınız veya hiç tüketmeyiniz.
4.Yemeklerinizde kullandığınız toplam yağ miktarını azaltınız. 5.Zeytinyağı, ayçiçek yağı, fındık yağı ve/veya mısır yağı ve tereyağı kullanınız.
6.Omega 3 yağ asitlerini almak için haftada 1-2 kez buğulama veya fırında pişirilmiş balık tüketiniz. Bitkisel omega 3 yağ asiti içeren keten tohumu, fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar ve semizotu gibi besinlere de mutlaka diyetinizde yer veriniz.
7.Az yağlı kırmızı et, balık, tavuk ve hindi etini tercih ediniz. Et yemeklerini ızgara, haşlama veya etli sebze yemeği olarak tüketebilirsiniz.
8.Koruyucu katkı maddeleri içeren salam, sosis, sucuk, pastırma gibi işlenmiş et ürünlerinin tüketimlerini sınırlayınız.
Kefir ve probiyotik yoğurtlar bağışıklık sisteminizi güçlendiren yararlı mikroorganizmaları içerirler. Günde 1 su bardağı içebilirsiniz.
9.Beslenmenizde bitkisel proteinlere de yer veriniz. Kurubaklagiller bitkisel protein içerirler ve protein kalitesini artırabilmek için kurubaklagilleri tahıllarla ve/veya süt, yoğurt ile birlikte tüketebilirsiniz.
10.Beslenmenizde vitamin, mineral ve diyet posası yönünden zengin, saflaştırılmamış tam buğday, çavdar, yulaf unundan yapılmış ekmek, makarna ve kuru baklagil tüketimini tercih ediniz. Ancak tedaviye bağlı bulantı, hazımsızlık, şişkinlik, diyare gibi şikayetleriniz varsa baklagil ve bulgur tüketmeyiniz.
11.Sebze ve meyveleri mevsiminde tüketiniz. Beslenmenizde her çeşit sebze (sarı, kırmızı, turuncu,yeşil) ve meyveye mutlaka yer veriniz. Özellikle karnabahar, lahana, kereviz, enginar, pırasa, soğan, sarımsak, brokoli, turp, ıspanak, tere, havuç, domates, turunçgiller gibi sebze ve meyveleri mutlaka sık sık tüketiniz.
12.Her gün çiğ sebze ve salatalar ile sebze yemeklerinden 2-4 porsiyon, meyvelerden 3-4 porsiyon tüketiniz. Meyveleri taze meyve, kuru meyve, taze meyve suyu ve komposto şeklinde tüketebilirsiniz.
13.Yemeklerinizi pişirirken soğan, sarımsak, nane, maydanoz, biberiye, zencefil, zerdeçal, çörek otu , fesleğen, kimyon, vb. Lezzet verici ve aromatik besinleri kullanabilirsiniz.
14.Günlük tükettiğiniz şeker miktarını azaltınız. Tatlı seçiminde meyveli veya sütlü tatlıları tercih ediniz. Hamur işi tatlıları, kızartılmış ve şerbetli tatlıların tüketim sıklığını ve porsiyon miktarını azaltınız.
15.Şeker hastalığınız yoksa bal, reçel, pekmez gibi besinleri az miktarda (1-2 tatlı kaşığı) tüketebilirsiniz.
16.Günlük 2-2,5 litre kadar su ve sıvı tüketiniz. Aldığınız sıvılar, su, meyve suyu, çay, bitki çayları (ıhlamur, adaçayı, yeşil çay, kuşburnu vb.), komposto ve hoşaf, taze meyve suyu, ayran, maden suyu olabilir.
17.Vitamin preperatı kullanımının kanserden koruyucu etkisine karşı henüz yeterli kanıtlar bulunmamaktadır. Vitamin ve mineral gereksinmelerinizi doğal besinlerle karşılamaya çalışınız. Doktorunuzun önerisi haricinde multivitamin preperatı kullanmayınız.
18.Kemoterapi tedavisi alırken greyfurt, ısırgan otu tohumu, meyan kökü, sarı kantaron ile bilmediğiniz bitkisel karışım, kür veya bitkisel hapları kullanmayınız.
19.Düzenli besleniniz ve öğün atlamayınız. Mutlaka ara öğün tüketiniz.
BESİNLERİ HAZIRLAMA, PİŞİRME VE SAKLAMA YÖNTEMLERİ
Besinlerde bulunan kanserden koruyucu öğelerin kaybını önlemek/azaltmak ve kanserojen moleküllerin oluşumunu önlemek için, besinlerin hazırlanması, pişirilmesi ve saklanması ile ilgili dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır:
1.Besinlerinizi kızartarak pişirmeyiniz. Böyle pişirilen besinlerde hem vitamin kayıpları olmakta hem de bazı kanserojen maddeler oluşmaktadır. Izgara, haşlama, fırında pişirme, buğulama gibi yöntemleri tercih ediniz.
2.Yemeklerinizi pişirirken yağı yakmadan ve kavurmadan besine katınız.
3.Et, balık, tavuk vb. Yiyecekleri mangal, tütsüleme vb. yöntemlerle ateşe çok yakın tutarak pişirmeyiniz. Bu şekilde pişirilen etlerde hem protein ve vitamin kaybı olur hem de kanser yapıcı bazı maddelerin oluşumuna yol açar.
4.Besin öğesi kaybını en aza indirmek için makarna ve benzeri tahıl grubu besinleri az suda haşlayarak ve suyunu çektirerek pişirilmesi uygun olur.
5.Sütlü tatlı yaparken şeker, süt, un uzun süre bir arada pişerse protein kaybı olur. Bunu önlemek için şeker, süt ve un pişirildikten sonra, pişirmeye yakın ilave edilmelidir.
6.Sebze ve meyveleri pişirmeden hemen önce doğrayın. Uzun süre bekletmek besin kaybına (özellikle C vitamini) yol açar.
7.Vitamin kaybını azaltmak için sebzeleri mümkün olduğunca kısa sürede susuz veya çok az su ile pişiriniz. Sebzeleri haşlayıp suyunu dökmeyin.
8.C vitamini kaybını önlemek için dilimlenmiş meyveleri ve taze sıkılmış meyve sularını bekletmeden tüketin.
9.Besin maddelerini tuzlayarak saklama yöntemi (salamura) yerine dondurarak veya konserve yaparak saklama yöntemlerini tercih ediniz.
10.Nemli ve sıcak ortamlarda saklanan tahıllarda, kuru baklagillerde ve yağlı tohumlarda (fındık, fıstık, ceviz) üreyen bazı mikroorganizmaların ürettiği aflatoksin gibi toksinlerin özefagus ve karaciğer kanserlerine neden olduğu bilinmektedir. Bu nedenle depolama serin ve kuru ortamlarda yapılmalı ve küflenmiş besinler kesinlikle tüketilmemelidir.
KANSER TEDAVİSİ SÜRECİNDE BESLENME
1.Düzenli beslenin, öğün atlamayınız. Öğünlerinizde her besin grubundan bir yiyecek tüketmeye çalışın. (Süt, yoğurt, et ve kuru baklagil, ekmek ve tahıl, sebze ve meyve, yağ ve şeker grupları)
2.Öğünlerinizi (6-8 öğün) az az sık sık yemeye çalışınız. Böylece daha çok besin almak kolaylaşacaktır.
Anamnezinizi alarak sizler için en uygun beslenme programını birlikte oluşturabiliriz. Bilgi almak için randevu alabilirsiniz.